Sayfalar

25 Ocak 2014 Cumartesi

Hikayen Varsa Kazanırsın

Merhabalar.

Konu ile ilgili güzel yazılar haızrlıyorum, heycanıma yenik düşerek ön yazı niteliğinde bir giriş yazısı paylaşmak istiyorum.

Herkesin yola çıkarken bir hikayesi vardır... 

Günümüzün inişli çıkışı, müthiş rekabetçi , düz ve global dünyasında, müşterilerimizi, çalışanlarımızı, iş ortaklarımızı ve paydaşlarımızı ikna etme becerimizi kusursulaştırmak ve fark yaratmak ister miyiz?

Karşımızdakini ikna ederken sadece verileri, rakamları ve tabloları kullanmak yeterli olmaz. Bunların doğru şekilde hazırlanan ve kurgulanan hikayeler ile desteklemek ve başarıyla aktarmak, insanoğlunun doğası gereği duyguları harekete geçirerek iletişimin daha etkin ve akılda kalıcı olmasını sağlar.

Hikaye, başarıya giden yolsa önemli bir mihnek taşıdır...

İletişim becerileribi üst düzeye çıkarmak ve fark yaratmak için bir hikayeniz var mı ?


Sevgilerimle.
Sercan Okur

Lean Management (Yalın Yönetim)

Merhabalar;

Bu makalemde sizlere kısaca Lean iyileştirme metolojisinden bahsedeceğim. Okurken Lean felsefesini tanımlayacak ve genel fikir sahibi olacaksınız. Fırsat buldukça bu konu ile ilgili yazılar yazmaya devam edeceğim.  Lafı uzatmadan hızlıca konuya geçelim :)

Nedir Bu Lean nedir?

Lean yönetim 1950'lerde ilk olarak Toyota firması tarafında uygulanmaya başlanmış bir metottur.
Bu yönetim metodunu tek cümlede tanımlarsak; israfın azaltılması, katma değeri olan adımların yükseltilmesi ve süreçsel karmaşıklıkların ortadan kaldırılmasına yönelik bir felsefesi olduğunu söyleyebiliriz.

Peki Neye odaklanır?

Yalın yönetim ile 6 sigma arasındaki en temel fark;
6 Sigma hızdan çok kaliteye odaklanırken lean ise süreç akışını ve hızını iyileştirmeye odaklanır. Müşterilerinizin hayatını ne kadar kolaylaştırabiliyorsanız o kadar çok yalın süreç olgunluk seviyemizi bir hayli yüksek olduğunu söyleyebiliriz.

Minimum İnsan, Minimum Kaynak ve Minimum Sermaye..

Verimlilik

Yalın yönetim modelinde en temel mottomuz. "Gereksiz adımları hayatımızdan çıkar ve verimliliği arttır"

Verimlilik kavramı sürekli ileriye giden teknoloji ve iş dünyasında son 10 senedir büyük önem taşımaktadır. Öyle ki verimliliği sağlayamayan firmalar batmakta, ürünler daha pazara çıkmadan yaşam döngülerini tamamlamaktadırlar. Verimlilik ve hayatın kalitesi bir birleriyle ayrılmayacak derecede bağlıdır. Çünkü uzun dönemde verimlilik faktörü hayat standartlarını belirlemektedir.

Daha çok çıktıyı daha az girdi kullanarak hatasız olarak tek seferde üretmek demek daha fazla gelir ve kaynak anlamına gelir.

Verimlilik şirketler için en önemli performans ölçüm metriklerindendir.

Lean için ufak bir giriş yaptım, vakit buldukça kapsamı genişletmek için yeni yazılar yazmaya devam edeceğim.

Teşekkürler
Sercan OKUR

24 Ocak 2014 Cuma

Michael Porter’ın rekabette 5 Güç analizi

Michael Porter’ın rekabette 5 Güç analizi, girmek istediğiniz sektörün veya içinde bulunduğunuz sektörün çekicilik durumunu, cazibesini ve o sektörün uğraya bileceği değişimleri önceden ön görmek amacı ile kullanılabilecek ve günümüzde de birçok firmada kullanılan faydalı bir analiz yöntemidir.

·         Firmalar arasındaki rekabet
Bu madde ile ilgili olarak, yatırımın yapılacağı sektördeki faal olan firmaların mevcut durumlarının ve sektördeki konumlarının değerlendirilmesi, sektöre yatırım yapılabilmesi için girdi ve çıktıların ve sektörün gelişim alanlarının analiz ediliyor olduğunu söyleyebiliriz.

·         İkame ürün ya da hizmetlerin tehdidi
Ürettiğimiz ürün veya hizmetlerin yerini tutan ürün ve hizmetlere ikame diyebiliriz. Örneğin uydu televizyon hizmeti sunan bir firmayız ve piyasada uydu kanallarını internet üzerinden sunan bir firma daha olduğunu var sayalım. İnsanlar bu servisi internet üzerinden kullanmayı tercih ediyorlar ise ikame ürün tehdidi çok üst seviyelerdedir diyebiliriz. İnternet üzerinden sunulan hizmet bizim ürünümüzden daha uygun bir fiyat ile piyasada sunuluyorsa, fiyat performans olarak da müşteriler için daha çok tercih edilen bir servis olacaktır.

·         Tedarikçilerin pazarlık gücü
Tedarikçilerimizin kendi alanlarında tek güç olması firmamız için büyük risk oluşturabilir. Tedarikçiye bağımlı bir pazarlık ilişkisi kurmak durumunda kalabiliriz. Fakat alternatif tedarikçi seçeneklerimizin olması durumda pazarlık gücü bizde olabilir.
Bir diğer tehdit ise tedarikçilerin ürün kalitesini düşürme ve fiyatların artırılması gücüne sahip olmasıdır. Bu yöntem ile sektördeki firmaların karlılıklarını düşürebilirler.

·         Müşterinin pazarlık gücü
Müşterinin ürünü tanıması ile ilgili olarak daha kaliteli ürünün talep edilmesi ve hizmetin veya ürünün fiyatlarının daha ucuza çekilmesi için pazarlık gücünü kullanması durumudur.

·         Giriş engeli
Bölgesel faktörler, hükümet politikaları, vergiler, ekstra maliyetler ve sektördeki ekonomik ölçüler yatırımın yapılması ile ilgili başlıca giriş engellerini oluşturabilir.

Sercan Okur

27 Haziran 2013 Perşembe

The Value Metrics of IT



In this artide, I will talk about value metrics of information technologies (IT).

In most companies, IT managers must be describe clearly, "How their work contributes to the company's business value" and "How IT systems and processes suitability the firm's goals". 

We have six metric for mesure Business values of IT;

  • Total Cost of Ownership (TCO) :  This financial model tracks costs from the time that the firm buys an "IT asset" until that asset reaches the end of its useful life. Future costs are hard to predict, but this is a good way to compare alternatives.
  • Return on Investment (ROI) : This metric quantifies how the firm realizes business value for its IT costs. ROI expresses the value of hard costs better than it conveys the impact of intangible saving.
  • Economic Value Added : This metric works like ROI, but it is based on the opportunity costs (the costs you indirectly incurred by not investing the money differently) instead of on the internal rate of return.
  • Real Options Valuation : This metric calculates an IT project’s value by weighing its ongoing and future fiscal impact. It is particularly helpful in evaluating the choices involved in start-up projects.
  • Return on Infrastructure Employed : This works like ROA, but it bases its ratio on the cost of IT services instead of the cost of IT assets.
  • Return on Assets” (ROA) : This is the net income an IT project generates divided by the total cost of the assets it used to earn that income.
Note: This artide collection from The Business Value of IT (by Michael D.S. Harris, David Herron and Stasia Iwanicki Auerbach © 2008)




28 Nisan 2012 Cumartesi

Başarılı Müşteri İlişkileri için 'HAP' tadında bilgiler...

Merhabalar;
Bir işletmenin  gerek iç müşteri gerekse dış müşteri memnuniyeti yaptıkları işin başarı ve kalite hedeflerini ölçebilecekleri ve iyileştirme noktalarını belirleyebilecekleri en önemli kavramlardan birisidir. Başarı ve kalite misyonlarında Mottosu "Mutlu müşteri" olan herkesin müşteri ilişkilerini geliştirmek için uygulayabileceği birbirinden değerli bilgileri sizlerle paylaşmak isterim. 



      Müşteri İlişkilerinde Başarı
  l  Müşteriyi çok iyi tanımak
  l  Müşteri eğilimlerini yakından izlemek
  l  Ürün tasarımında müşteriyi de dinlemek
  l  Müşteri taleplerini “en mükemmel” biçimde karşılamak
  l  Öneri havuzunda müşteriye de yer vermek  (+ “açık inovasyon”)
  l  Müşteri şikayetlerine proaktif, empatik ve çevik tepki vermek


      Müşteri İlişkileri Profesyoneli Bir “Terzi”dir
  l  Kurulan ilişki, “konfeksiyon” türevi (yığınsal) karakterde olmamalıdır.
  l  İlişki kurgusu, “butik” karakterde (ısmarlama) olmalıdır (“bireysel” anlayış : “biricik pazarlama”). 
  l  Her müşteriye, tüm taleplerinin “ölçüsünü alarak” yaklaşmak gerekmektedir.


      Müşterileri Kazanmak İçin Onlara “Ne” Vermek Gerekir?
  l  Değer vermek
  l  Kulak vermek
  l  Güven vermek




      Müşteri İlişkileri Profesyoneli, “İmaj - İtibar Elçisi”dir!..
  l  Müşteri ilişkileri profesyonelinin davranışları (örneğin; duyarlı yaklaşımı ya da sert ses tonu), doğrudan kurumsal kimliğe fatura edilecektir.
  l  Her davranışı, çalıştığı şirketin “kurum kimliği karnesi”ne yüksek / kırık not olarak yansıyacaktır.

      Son Birkaç Söz...
  l  “Haklı - haksız müşteri” tartışmasını gündeme getirmeyin, müşterinin sorununa çözüm getirin!..
  l  Önemli olan, tartışmayı değil; müşteriyi kazanmaktır!..
  l  Son izlenim de, ilk izlenim kadar  “iz bırakır”.  
  l  Unutmayınız ki, kurumunuzun imaj-itibar elçisi sizsiniz!..




26 Nisan 2012 Perşembe

Liderlik Açısından Mevlananın Yedi Öğüdü


Liderlik Açısından Mevlananın Yedi Öğüdü




Cömertlikte ve yardım etmede akarsu gibi ol.
Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
Hoşgörülülükte deniz gibi ol.
Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.

Mevlâna’nın meşhur Yedi Öğüdünü incelediğimizde, insanlarla iletişimde takip etmemiz gereken ana hatları görebiliriz. Bu öğütler sorumluluğunun farkında olan herkesi ilgilendirse de, sosyal açıdan farklı konumlarda olan insanlara farklı açılardan hitap eder. Bir annenin çocuk yetiştirmedeki metodu, bir öğretmenin öğrencilere yaklaşımı veya bir müdürün iş arkadaşlarıyla olan ilişkisi açısından baktığımızda, Yedi Öğüdün herkes tarafından farklı algılandığını söyleyebiliriz. Bu değerli öğütlere herkesten önce kulak asması gereken kişiler ise liderlerdir. Liderlik, çevresindekilere önderlik ederek, toplumu ilgilendiren her alanda daha iyiyi aramak, belirlemek ve uygulamaktır. Doğal olarak liderlik, insanlarla doğru bir şekilde iletişimde olmayı, uygun davranışlarda bulunmayı gerektiren bir olgudur. Lider, onu takip eden insanlara karşı özel sorumlulukları olan ve her hareketini bu çerçevede değerlendirip gerçekleştiren kişidir. Bu açıdan Mevlâna’nın Yedi Öğüdü her liderin kulağına küpe olmalıdır. Mevlâna’nın Yedi Öğüdünden, bir liderin sahip olması gerektiği yedi özelliği çıkarabiliriz. Bireysellikten ziyade toplumsal yaşamı ilgilendiren ve insanlara iyilikle muamele etmeyi gerektiren bu özellikleri inceleyelim.
Mevlana
1- Yardımsever
İnsanlara bir şey vermeden, insanlar için fedakârlıkta bulunmadan, zor anlarında onlara destek çıkmadan, insanların kendisini takip etmesini bekleyen kişi asla lider olamaz. “Cömertlikte ve yardım etmede akarsu gibi ol” öğüdü, liderin yardımsever olması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki akarsuyun hayat veren suyu eksik olmaz ve aka aka bitmez; lider de her zaman yardımda bulunur ve bu yardımlarını imkânı elverdikçe sürekli yapar, kesmez. Gerçek bir lider, her takipçisinin ufak dahi olsa sıkıntısına önem verip, onu gidermeye çalışır, derdine deva olmak için elinden gelen maddi ve manevi her şeyi yapar. Lider, bu cömertliği sayesinde insanların minnettarlığını kazanır.
2- Şefkatli
İnsanlara kin ve nefretle davranmak, ters teperek, karşılıklı kin ve nefreti doğurur. Şefkat ve sevgiyi anlayamamış kişiler, kendini insanlara sevdiremez, toplum içinde vazgeçilmez olan birlik ve beraberliği sağlayamaz. “Şefkat ve merhamette güneş gibi ol” öğüdü, liderin şefkatli ve sevgi dolu olması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki güneş, hem gölün hem çölün, hem gülün hem dikenin üzerine eşit bir şekilde doğar, sınır tanımadan her yeri aydınlatır; lider de insanlar arasındaki çeşitli farklılıklara takılmadan, onları evrensel bir sevgi ile kucaklar. Gerçek bir lider, takip edenlerinin her birisini evladı olarak görür, insanların her birisine “yüce bir varlık” olması hasebiyle şefkatle yaklaşır. Lider, bu merhameti sayesinde insanların sevgisini kazanır.

3- Güvenilir
İnsanlardan şüphelenerek onların kusurlarını araştırmak, öğrenmek ve açıklamak hiçbir medeni insana yakışmayan bir davranıştır. İnsanların kusurlarıyla ilgilenip, onların güzel yanlarını görmezden gelen bir kişi, insanlarla asla derin, anlamlı ve güvenilir bir ilişki kuramaz. “Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol” öğüdü, liderin insanlara daima güvenle yaklaşması, kusurlarından ziyade iftihar edilecek yönlerine odaklanması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki gece, gündüz görülen kusurları gizler, bizi gökyüzünün muhteşem tablosuna odaklandırır; lider de insanların kusurlarını örter, güzel vasıflarına odaklanır ve insanlara bu güzelliklerine göre davranır. Gerçek bir lider, kimsenin itibarını zedelemekle ilgilenmez, iftira ve dedikodudan uzak durur, insanlar hakkında daima hayırlı şeyler düşünür ve söyler. Lider, bu yaklaşımı sayesinde insanların güvenini kazanır.
4- Sabırlı
İnsanlarla yaşadığı farklı sorunlar yüzünden kendini kontrol edemeyen kimse, öfkesine mağlup olur, saldırgan tavırlar sergileyerek insanları ürkütür. Asabiyeti nedeniyle kendisinden zayıf olanları ezen, denklerine de sorumsuzca meydan okuyan kimse lider olamaz. “Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol” öğüdü, liderin her durumda sakin, soğukkanlı ve davranışlarında kontrollü olması gerektiğini vurguluyor. Ölü bir bedenin huzur ve sükûnet halinde bulunması misali, öfke ve sinir gibi duygulara karşı, lider kendisini kontrol eder ve içindeki harareti yatıştırır, böylece fiziksel ve sözel saldırganlığına gem vurur. Gerçek bir lider, her dengesiz hareketin, insanların kalbinde derin yaralar açtığını, asıl pehlivanlığın kendi öfkesini yenmek olduğunu bilir ve insanlara en makul şekilde davranır. Lider, bu sabrı sayesinde insanların yakınlığını kazanır.
5- Alçak Gönüllü
Kendisini beğenmiş kibirli kimse, insanlarla ilişkilerinde daima alaycı ve kırıcı bir tavır sergiler. Benliğine hâkim olamamış, büyüklüğün güçte, parada, malda ve görüntüde olduğunu sanan, bu nedenle çevresindeki insanları küçümseyen kimse, insanlardan uzak kalır ve yalnızlığa mahkûm olur.
“Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol” öğüdü, liderin kibir ve gururdan uzak durmasını, her zaman alçak gönüllü olması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki toprak görünüşte hakirdir, ama herkes ona dayanır, görünüşte değersizdir, ama bütün hazineleri barındırır, görünüşte ölüdür, ama hayat ondan fışkırır; lider de haiz olduğu değer ve kabiliyetleri ön plana çıkarmaktan ziyade, kendine düşeni mütevazı bir şekilde yerine getirmeye çalışır. Gerçek bir lider, kendi egosunu şişirmenin, kibirlenmenin, insanlara üstten bakmanın, onları tavır ve sözleriyle aşağılamanın önderlere yakışmayacağını bilir, liderliğin tevazudan geçtiğinin farkında olarak hareket eder. Lider, bu alçak gönüllülüğü sayesinde insanların saygısını kazanır.
6- Hoşgörülü
Küreselleşen dünyada her çeşit ırk, inanç, görüş, yaşam tarzı ve görünüşe sahip insanları, karşılıklı sevgi ve saygı temelinde buluşturacak yegâne güç diyalogdur. İnsanların farklılıklarını bahane ederek onları dışlayan ve kendini soyutlayan kimse asla lider olamaz.
“Hoşgörülülükte deniz gibi ol” öğüdü, liderin hoşgörülü olup herkese kucak açması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki deniz, kendisine doğru akan bütün nehirlerin kaynak, yol ve akışlarına bakmadan, sularını kendi içinde toplar ve arındırır; lider de insanların soyuna sopuna, görüşlerine ve yaşam tarzına takılmadan, karşısındaki “ne olursa olsun” herkese sinesini açar. Gerçek bir lider, insanların hatasız olmadığını göz önünde bulundurur, anlamayı ve anlaşmayı ön planda tutar, ilişkilerin diyalogla başladığını ve korunduğunu bilir, böylece herkese karşı müsamahalı davranır. Lider, bu hoşgörüsü sayesinde insanların ilgisini kazanır.

7- Dürüst
Daima yalanla dolanla hareket eden, insanları kandırarak onlardan çıkar elde etmeye çalışan, gerçek yüzünü gizleyip sahte davranışlarda bulunan kimsenin lider olması beklenemez.
“Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol” öğüdü, liderin her durumda dürüst olması gerektiğini vurguluyor. Nasıl ki insan iç dünyasını dış görünüşüne, duygu ve düşüncelerini söz ve hareketlerine yansıtır; lider de her zaman samimi ve gerçekte olduğu gibi davranır. Gerçek bir lider, aklına ve vicdanına aykırı hareket etmez, sahte sözlerden ve hileli tavırlardan uzak durur, tiyatro oyuncusu gibi boyalı bir maskeye gerek duymaz, her durumda ve herkese karşı gerçek yüzünü gösterir, mert ve yiğitçe kendisini ifade eder. Lider, bu dürüstlüğü sayesinde insanların desteğini kazanır.
Sonuç
Liderler, belli değerlere tutunarak yüce hedefler uğruna yaşayan ve bu yönde insanlara önderlik eden kişilerdir. Denebilir ki lideri lider yapan bu değerleri, amaçları ve bunlara göre somutlaşmış yaşamıdır. Lider de bir insandır ve her insanda lider olma potansiyeli vardır. Mevlâna’nın Yedi Öğüdü, kişinin lider olma yolunda (tırmanışında) uyması gereken kriterleri gösteriyor. İnsana düşen, bu ölçüler çerçevesinde kendi düşünce dünyasını, davranışlarını ve hayatını şekillendirmektir. “Testi taştan korkar, ama o taş çeşme oldu mu, testiler her an ona gelmeye can atar”, diyor Mevlâna. İnsan bu öğütlerde vurgulanan vasıfları kuşanarak, adilikten kurtulup değer kazandığı anda, herkes ona gelmeye, onu takip etmeye can atar. Tıpkı milyonların, bu Yedi Öğüdün sahibini takip ettiği gibi…


25 Nisan 2012 Çarşamba

Yolcuysan Artık ....

Ne ilk durağı olacak, ne de son durağı
Bazen gecesi, bazen gündüzü olacak
Bazen duraklayacaksın koşmak isterken kalbin
Bazen koşacaksın durmak isterken aklın
Eğer bu yolun yolcusuysan artık
Her şeyinle arkanda bıraktığın her şeye anlam katabilme zamanı...